Ad Yapı

Evinizde var olan objeleri kullanarak dekorasyon çalışmaları yapmak artık çok pratik. Her bir odanıza uygulaması kolay adımlar ile değer katabilir, sıra dışı formlar, yeni trendler ve sanatsal dokunuşlarla evinizi baştan yaratabilirsiniz. 1.Yastık ve Minderler Yeniden Hayatımızda! Konutunuzu dekore etmeye yastıklardan başlayabilirsiniz. Hepimizin evinde kullanılacakları günü bekleyen, bir köşede kalmış rengarenk minderler, yastıklar bulunur. Şimdi onları gün yüzüne çıkarmanın tam vakti! Yastıklar, salon başta olmak üzere, yatak odası, mutfak dekorasyonlarında da sıklıkla kullanılır. Peki doğru yastık/minder kullanımı nasıl olmalıdır? Konutunuzun renklerine uygun, iç veya dış cephedeki renklere uygun veya bu renkleri tamamlayacak, zıt renkli ve geometrilere sahip yastıkları bir arada kullanabilirsiniz. Dekorasyonda kullanacağınız yastıkları farklı boyut ve şekiller ile kombin etmeniz, mekanı sıkıcı olmaktan çıkarır. Son dönemin trendlerinden biri de, minderleri mutfaklarda kullanmak! Hem şık hem de konforlu bu dekor evinize farklı bir hava katacak. Eviniz klasik tarza sahip ise, kumaşlarda kadife ve saten tercih edebilirsiniz. Kenarlarına saçak, püskül veya güpür eklendiğinde hoş bir tercih olacaktır. Eviniz romantik ise, pastel tonlu, çiçekli, goblen işli minderlerden yardım alabilirsiniz. Kenarlarında veya üstlerinde dantel kullanabilirsiniz. 2. Dairenizi Baştan Yaratın Yatak odalarınızı tasarlarken kullanacağınız desenli bir yatak örtüsü ile o yatak örtüsünü tamamlayacak olan bir duvar kağıdı ile ferah bir odaya sahip olabilirsiniz. Dikey çizgili duvar kağıtları mekanı olduğundan daha geniş göstermektedir. 3. Duvarlarınıza Şans Verin Eğer evinizin kullanım alanının küçük olduğunu düşünüyorsanız, üç boyutlu objeler ile alanınızı genişletebilirsiniz. Kitaplık, aydınlatma, televizyon ünitesi gibi eşyalarınızı duvara monte olarak kullanarak alanda kazanç sağlayabilirsiniz. 4. Asimetri Trendi Büyük objeler, evlerde genelde duvarlara paralel olarak yerleştirilirler. Evinizin dekorasyonunu daha keyifli bir hale getirmek istiyorsanız asimetrik ve geometrik formları tercih edebilirsiniz. Moda sektöründe olduğu gibi inşaat sektöründe de dünyasında da oldukça moda olan asimetrik&geometrik yapılar son derece şık mekanları da beraberinde getirmektedir. Objelerdeki desenler de, evinize renk katarak keyifli hale gelmesini sağlar. Evinizin duvarlarında konumlandıracağınız çerçevelerde asimetrik ve geometrik formu rahatlıkla yakalayabilirsiniz.

Günümüzün çoğunu geçirdiğimiz ve mutlu olduğumuz evlerimizde ve çalışma alanlarımızda en önemli olan unsurlardan biriside iç mekan tasarımının ferah bir görünüme sahip olmasıdır. Bu sayede bulunduğumuz ortamda huzur dolu zaman geçiririz. “Dekorasyon” olarak hitap ettiğimiz iç mekanlarda aslında duvar boyası, zemin kaplaması veya mobilya yerleşiminden ibaret değildir. Mekana kimlik kazandıran, ortama ferahlık ve doğallık kazandıran esas dokunuş iç mimarlıktır. Mimarlık Nedir ? Kullanıcıların kullanım amaçlarına yönelik mekanları ( işyerleri, konutlar, sanayi yapıları, fabrikalar ve diğer yapılar ) tasarlayan kişidir. “Yapı” inşaa edilmesi uygun görülmüş alanlarda, en uygun yeri tespit ederek iskelet oluşturur. Bu inşaa alanının çevresini şehrin dokusuna yönelik ( inşaat alanı, gerekli yol-köprü, cephe ve yükseklik ) ve diğer teknik detayları gözardı etmeden yapıyı tasarlar. Üniversitelerin Mimarlık fakültesi’nde lisans eğitimi almış diplomalı tasarlarımcılardır. Bu niteliklere uymayan ve lisans eğitimi almamış hiçbir kimse “mimar” değildir. Mimarlık, her türlü insan faaliyetinin yerini ve makanını sağlar. Mimarlık, insan sağlığını çevre ile uyumlu hale getirirken, sağlığı ve refahı teşvik ederek, estetik ve ruhsal olarak yaşamları zenginleştirerek, ekonomik fırsatlar sağlayarak kültür ve gelenekleri yansıtan ve simgeleyen bir değer yaratmaya yardımcı olur. İç Mimarlık Nedir ? Her türlü ticari ve yaşam alanlarının mimarlar tarafından tasarlanıp, mühendisler tarafındansa sağlamlaştırılıp bir yapı haline getirildikten sonra, inşaa edilen yapının iç mekanı kim tarafından kullanılacaksa; o kişinin isteklerine ve kullanım amacına göre, belirtilmiş bütçeyi aşmadan, kullanıcının tarzını yansıtan ergonomi kurallarına uygun ve yapının tüm unsurlarını göz önünde bulundurarak, kullanıcıya konfor yaşatan Mimarlık Fakültesi veya Güzel Sanatlar Fakültesi’nden lisans eğitimi almış diplomalı tasarımcıdır. Bu niteliklere sahip olmayan lisans eğitimi almamış hiçbir kimse “iç mimar” değildir. İç Mimarlık ve Mimarlık Arasındaki Ortak Kavram İç mimarların ve mimarların temel ortak noktası ise, insanların ihtiyaçlarını en iyi şekilde fonksiyonel, ergonomik ve mesleki kurallara uygun düzeyde tasarlar. İnsanlar için tasarlanan kaliteli mekanlar sayesinde konfor sağlayarak, yaşam kalitelerini arttırırlar. Yaşam kalitesi artan kullanıcılar, sağlıklı ve mutlu bir biçimde yaşamını devam ettirirler. İyi Bir İç Mimar Olabilmek İçin ; Estetik, manevi ve kültürel ihtiyaçlarımızı yerine getirmek için form, ışık, dokular, malzemeler ve renkler aracılığıyla bir araya getirilen fikir ve tekniklerin inşaa edildiği yapıların iç mekanını tasarlamak için sanatsal hayal gücüne ve yaratıcı vizyona, Güvenli, verimli, sürdürülebilir ve ekonomik ihtiyaçları karşılayan iç mekanlar yaratmak için pratik ve teknik bilgiye, Müşterilerin, kullanıcıların ve topluluğun karmaşık ve bazen çelişen ihtiyaçlarını karşılayan iç mekanlar oluşturmak için kişiler arasındaki iletişim becerisine ve psikolojik anlayışa sahip olmak gerekir.

Peyzaj mimarlığı, ekoloji, planlama ve tasarım kavramlarını sistematik bir yapı içinde inceleyen, insan ve fiziksel çevresini, doğal ve kültürel kaynakları, koruma ve yönetme temelinde uzlaştırıcı, sanatı, bilimi, mühendisliği ve teknolojiyi kombine eden alan planlaması, tasarımı ve yönetimi ile uğraşan meslek disiplinidir. ASLA‘nın (Amerika Peyzaj Mimarlığı Topluluğu) tanımına göre, peyzaj mimarlığı; “Doğal ve kültürel kaynakları koruma ve yönetme temelinde, kültürel ve bilimsel birikimin (oluşturulacak fiziksel çevrenin işlevsel ve yaşam kalitesini artırma yönünde) yeryüzünde uygulanması kapsamında, doğal ve kültürel elamanların düzenlenmesi, arazinin planlanması, tasarlanması ve yönetimi sanatıdır”. Peyzaj Mimarlığı, biyolojik temele dayalı alan kullanım ilkelerini ortaya koyan yararlı, işlevsel ve güzel bir çevre yaratma yani dış mekan yaratma sanatıdır. Bu bakımdan, Peyzaj Mimarlığı’nın sadece peyzajın fiziki potansiyelini değil aynı zamanda insanların, psikolojik ve fizyolojik durumlarını da değerlendirmelidir. Bunun yanı sıra diğer dış mekan tasarım veya planlaması ile ilgili disiplinler arasında, tüm peyzajın devamlılığı yönünden bağlayıcı ve koordineyi sağlayan bir işleve sahiptir. Gerek doğal peyzajın korunması ve sürdürülmesinde, gerekse kentsel ve kırsal peyzajın işlevsel, estetik ve sağlıklı bir şekilde planlanmasında Peyzaj Mimarlığı disiplinine büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Doğayı saygılı bir biçimde kullanmak, korumak ve bozunuma uğrayan noktaları yarının kuşakları için onarmak bu mesleğin ruhunu teşkil etmektedir. Peyzaj Mimarlığı geniş konu ve ölçekleri kapsayan çalışma alanı nedeniyle diğer planlama ve tasarım mesleklerinin çalışmalarıyla karşılıklı etkileşim halindedir. Buradaki etkileşim uygulamaya dönüştürülerek ortak bir üretim süreci oluşturulmalıdır. Bu ortak üretim sürecinde Peyzaj Mimarlığı; sosyal bilimler ve doğa bilimleri, sanat ve bilim, toplum ve doğa konularını birleştiren köprü konumundadır. Bu bakımdan düzenlemekle görevli olduğu mekan birimi, bir evin teras, balkon, avlu veya bahçesi gibi en küçük ölçekten başlayarak, havza ve bölge, arazi planlaması gibi büyük ölçekli alanlara kadar genişlemektedir. Bu görevini yerine getirebilmesi için ilgili diğer mesleklerin çalışma sistemini, terminolojisini ve üretim süreçlerini de anlamayı gerektirmektedir. Bu nedenle çalışmalarının diğer mekan düzenleyici disiplinlerle sıkı bir ilişki halinde olması gerekmektedir. Bunlar, mimarlık, şehircilik, bölge plancılığı, ekoloji, botanik, jeoloji, toprak, coğrafya, hortikültür, ormancılık, ziraat, güzel sanat dalları, sosyoloji gibi disiplinlerdir. Peyzaj Mimarları Nerede Eğitim Alırlar? Peyzaj mimarlığı nedir denildiğinde ilk akla gelen muhteşem ve cenneti andıran parkları ve bahçeleri tasarlayan hayal güçleri son derece gelişmiş insanlar akla gelmektedir. Bu bölümde okuyup iş bulabilmek için klasik düşünce sisteminin tamamen dışına çıkarak yenilikçi bir tarz belirlemeniz gerekmektedir. Bu bölümün öğrencileri aldıkları birçok ders ile üniversitelerinden tam donanımlı bir şekilde mezun olmaktadırlar. Birçok alanda eğitim alan öğrenciler tasarım yapma, yeni fikirler üretme ve problem çözme becerilerinin arttırılması ile ilgili eğitimler de almaktadırlar. Bu bölümün amacı çevreyi güzelleştirerek insanlara daha güzel ve ferah yaşam alanları sunmaktır. Gelişen şehir hayatı ve binaların çoğalması ile çocuklar için daralan oyun alanları nedeniyle şehir hayatı nefes alınamaz bir hale geldiği için bu bölüme son derece ihtiyaç duyulmaktadır. Büyük şehirlerin ortasında son derece doğal park alanları yaratarak çocukların oyun alanlarını çoğaltan ve şehri güzelleştiren tasarımlar sunarak şehir hayatını biraz daha hafifletmeye çalışmak gibi çok güzel amaçları bulunmaktadır.